Önceki başlık :: Sonraki başlık |
Yazar |
Mesaj |
Webbi Kıdemli Üye


Kayıt: Dec 29, 2010 Mesajlar: 578 Nerden: ANKARA
OFFLINE
|
Tarih: Çrş Ağu 15, 2012 3:28 pm Mesaj konusu: |
|
|
Celilde coşku veriyo alenen hemde...
Ayrıca celil'im sen cezalısın geçen çarşamba iftar sofrasında yoktun, Bilmem kendini nasıl affettireceksin,
Mesela, bir daha ki toplanmada Künefeler senden gibi geliyo bana  _________________ Vehbi TATAROĞLU
XTZ 750 SUPER TÉNÉRÉ
GSX 1300 R HAYABUSA |
|
Başa dön |
|
 |
Sponsor Linkler
|
Tarih: Mesaj konusu: |
|
|
|
|
Başa dön |
|
 |
uzUn Katılımcı Üye


Kayıt: Mar 31, 2008 Mesajlar: 42 Nerden: Ankara
OFFLINE
|
Tarih: Çrş Ağu 15, 2012 10:16 pm Mesaj konusu: |
|
|
Üçüncü gün;
İkinci gün içinde yazmayı unuttum. Bartın ve Cide arası fevkalade bir rota. Her motorcunun yapması gereken rotalardan biri bence. Bir taraf dağ, diğer taraf deniz ve viraj üstüne viraj. Geçen seferki gezimizde Serkan Abi’den neredeyse dayak yiyordum o rotayı yapmadım diye, haklıymış vesselam.
Bugün yapacağımız rota toplamda 266 km’yi bulmuştu. Bartın ve Cide arası gibi, Cide ve Ayancık arası da bir o kadar zevkli bir rota. Hedefte memleketim Sinop var…
Cumartesi akşamı pestil gibi yatağa devrilince… “Ne yatağı biraderim, mat desene” diyorum kendime ve devam ediyorum ; bir taraftan da “mat bile olsa, altı kum, yani yumuşak, yani o yorgunluğun üstüne beşikte gibiyim terbiyesiz” diyesim geliyor kendime. Hakikaten terbiyesizim; şöyle bir düşününce, tulumu kenara atıp çektiğim tatlı uykuyu hatırlıyorum.
Yine lafı uzattık, idare edin
Bülent Abi’nin makinesinden çekilmiş bir foto. Haliyle kendi çadırını çekmiş. İyi de neden çekmiş? Anlamadım. Peki ben niye paylaştım? Onu da anlamadım derken arkada benim motor görünüyormuş, içimdeki ben onu fark etmiş, demek ki foto hoşuma gitmiş, ondan sebep paylaşmışım
Sabah kuşları uyanıyor. Ben kalktığımda Nurettin Abi çoktan kalkmıştı. Bazılarını kaldırmak da bize düştü.
Ciciler akşam koyduğumuz sırada duruyor.
Neyse efendim, açık hava ya da deniz havası yaradı, acıktık. Ya da hep açız kardeşim işte, benzinle çalışmıyoruz ya kahvaltı etmemiz lazım. Hadi gidelim de bir yer bulalım… Bul bulabilirsen. Yahu bu Cide’li ne kadar rahatmış; tamam Pazar sabahı, anlıyorum ama saat 06:00 değil ki. 08:30 dan bahsediyorum ve burası kısmen turistik bir belde. Her gelen öğlene kadar yatacak diye bir kaide mi var? Bir miktar uğraştan sonra Belediyenin misafirhanesini buluyoruz ama amirlerine soracak kahvaltı verebilirmiyiz diye. Yahu arkadaş bunların bir talimatnamesi, bir kuralı yok mudur, daha yazılmamış mıdır veya bizden önce soran eden yok mudur?... Büyük patron icazet veriyor…
Bu da beni rahat bırakmadı, manyak mıdır, nedir?
İki zeytin, bir salatalık dilimi, az peynir, tereyağı ve bal paketçiğine 10 tl/kelle başı bayılıyoruz. Afiyet olsun…
Hava ısınmadan yapacağımızı yapalım; mağara mı varmış, yoksa kale mi, hadi gidelim.
Önce kaleye zorluyoruz; kale, iki tepenin arasında ve düşük bir seviyede. Yolu gidilecek gibi değil, kale ise hiç görünmüyor, köylü amcam da “zaten bir şey yok” diyor. Terlediğimizle kalıyoruz, foto çekmek için fazlaca sinirliyim.
Mağarayı görelim bari, ilk tabeladan sonra tabela da yok ortada, o da hikaye. Yahu ne biçin yer burası. Zaten Bülent Abi demişti “ben burayı sevmiyorum” diye, pişti dedim, bu saatten sonra ben de sevmiyorum.
Artık ayrılık vakti, Nurettin Abi ve Celil’i Bartın’a doğru yollarken, biz de Sinop’a doğru yollanacağız.
Cide’yi sevmiyorum dedim ama Cide’nin en çok ayrılışını seviyorum herhalde.
Virajlı dağ yolları yine başladı, ne de iyi oldu derken bir zırıltı hafiften. Hafif gaz verince mi oluyor, bazen, yatınca, yok gelmiyor, yok yahu geldi şimdi… “Çek kenara, zincir korumadan geliyor ses” diyor içimden bir ses ve haklı çıkıyor. Cıvatanın biri düştü düşecek. Hemen uzun bir cıvata ve kaynaklı somun arkasına bir kontra somunu, işlem tamam, yola devam…
Fotoğraf makinası eski ve toz içinde olunca, lens koruyucu kapakçıklar da artık kafasına göre hareket eder oluyor. Aynı bu fotoğrafı çektiğim an gibi tam açılmayı reddetmişler. Zaten genelde parmakla dürtmek gerekiyor ya, çaktırmayın
Ve Ayancık göründü…
Güllusu, yolunuz düşerse uğrayın. Bir aile tarafından işletiliyor, temiz, sessiz ortam, lezzetli balık…
Şimdi bu adam nereye bakıyor? Yorulmuş, uzaklara dalmış.
Arkadaki yine camdan motoruna bakıyor, hasta mıdır nedir?
Bu da mahallenin abisi, önüne de dürbünü çekmiş, rönt’e mi başlayacak?
Yemek buldun mu ye…
İyi de dinlenme oldu, açlığımızı sonlandırmamızın yanı sıra. Sonrası hemencecik Sinop. Amma ve lakin…
Bence devam eder… _________________ M.Aykut "uzUn" Ermiş
79 doğumlu 21'lik delikanlı...
Süper Teneke
05055697454
aykutermis@hotmail.com |
|
Başa dön |
|
 |
yeterhoca09 Tecrübeli Üye


Kayıt: Oct 25, 2006 Mesajlar: 453 Nerden: Grevenbroich-Aydin
OFFLINE
|
Tarih: Prş Ağu 16, 2012 2:50 am Mesaj konusu: |
|
|
Sindiye kadar hepsi Süper
Bencede devami geliyo
Hatasiz kazasiz sürüsler _________________
 |
|
Başa dön |
|
 |
uzUn Katılımcı Üye


Kayıt: Mar 31, 2008 Mesajlar: 42 Nerden: Ankara
OFFLINE
|
Tarih: Cum Ağu 17, 2012 10:59 pm Mesaj konusu: |
|
|
Dördüncü Gün;
142 km’lik karışık bir rota
Akşam vakti Sinop’a varınca fazla foto çekmemiştik. Temiz bir duş sonrası yemek ve yatış şeklinde geçmişti.
Sabahleyin, bizim evden manzara…
Motorlar kapıda…
Ben, akraba ziyaretine gidiyorum, gelmişken uğramamak olmaz. Vehbi ve Bülent Abi ise, müze haline getirilen Sinop Cezaevi’ni gezmeye gidiyorlar.
İki tarafın da işi bittiğine göre, Sinop ada turu yapabiliriz. Sinop bir yarım ada üzerine kurulu, bizimkilere göstereyim diyorum…
Karakum tarafları, ada turu başlamak üzere. Biz yanmışız kıyafetlerin içinde, elalem güneşlenmenin keyfinde…
Ada turu başlıyor…
Bu foto da ada turunun bitmesine yakın çekilmiş olanlardan. Sinop’un ön tarafından başladığımız turu arka tarafında bitiriyoruz.
Birkaç senelik geçmişi var Şahin Tepesi’nin. Sinop’un ana ve tek giriş yolunu ve denizin şehri sarmaladığı manzaraya hakim bir tepede kurulu. Oturup bir çay içebilecek sakin bir yer.
Sinop’a gelmişken Akliman’a ve fiyord’a uğramamak olmaz. Fiyord için internette biraz gezinti yapmanızı tavsiye ederim. Farklı görüşler olmasına rağmen görülmesi gereken ender bir oluşum.
Akliman tarafları. Bülent Abi’nin içine dert oldu, “keşke burada kamp atsaydık” diye…
Eşyaları motorlara yükleyip tekrar yola çıkıyoruz. Yalnız Doğu’ya değil Batı tarafına. Geçen sefer de Bülent ve Ayhan Abi ile gitmek isteyip te gidemediğimiz bir Akgöl yaylası vardı. Hedef yine orası…
Hedefte Akgöl var ama arada yine anlaşmazlık var. Bülent Abi, “bizi Erfelek yolu’na çıkart” diyor, ben de çıkartıyorum. Ne var ki Bülent Abi öne geçip liderliği almıyor, ben de devam ediyorum haliyle. Erfelek Şelaleleri ayrımına gelip, artık yol dallanıp budaklanınca Bülent Abi’ye nereden diye soruyorum… Ohohooo, “sen devam edince başka yere gidiyoruz zannettim” demez mi?
Sağa sor, sola sor, bir köy yoluna giriyoruz. Stabilize olan yol ileride daha kötüleşiyor. Yol karman çorman, Allahtan benim GPS çıkış yolunu gösteriyor.
Ayakta gidilen bir yol, in cin top oynuyor. Bu yolun bir ana artere bağlanmasına imkan yok ama GPS bir şeyler gösteriyor.
Yahu uzun bir süreden sonra, o unutulmuş yollardan pat diye Sinop-Ayancık yoluna bağlanmadık mı?
“Hısımın Yeri”, Kemal Abi’nin yerinde yemek yiyiyoruz.
Kemal Abi her ne kadar geç kaldınız, bu saatten sonra bulmanız zor olur, bu gece burada kalın dese de dinlemiyoruz, illaki bulacağız Akgöl’ü.
Bülent Abi bazı yerlerde karıştırıyor, greyderler de yollarda düzeltmeler yapmış. Lakin bizden önce yağan yağışlar, hatta sel sebebiyle yol kalmamış ortada. Her yer teker büyüklüğünde kaya ve daha büyük yarıklarla dolu. Gelebildiğimiz son nokta, 100 metre kadar yayan keşfe çıktıktan sonra dönüyorum kötü haber ile, ileride geçiş yok.
Akgöl’e ikinci denemede de başarılı olamadım. Tekrar Sinop yönüne dönüp, çadırı atabileceğimiz bir sahil arıyoruz. Buluyoruz ve yatıyoruz…
Devamı gelir… _________________ M.Aykut "uzUn" Ermiş
79 doğumlu 21'lik delikanlı...
Süper Teneke
05055697454
aykutermis@hotmail.com |
|
Başa dön |
|
 |
celiloglu Tecrübeli Üye


Kayıt: Aug 11, 2006 Mesajlar: 103
OFFLINE
|
Tarih: Cmt Ağu 18, 2012 12:44 am Mesaj konusu: |
|
|
harika harkulade de endurocu geri vites yaparmı ya olmadıki şimdi    ben gelemedimya bari baltalayayım geziyi devamını istiyoruz ...
VEHBİ suprız yapacaktim iş yeri bana suprız yaptı inanki motoru felan hazılradım tek basıma gelecektim ama istediğin künefe olsun orası kolay ama bende gelince hani şu şıkır şıkırlar vardı ya hehehehe |
|
Başa dön |
|
 |
|
|
|
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
|
|
|