Endurocu.Com

         
 

 

 
         
  |  Giriş  |  Hemen Üye Ol    

 
  www.endurocu.com :: Başlığı Görüntüle - İzmirden çıktık yola geze geze Mittenwalda :)

 Sıkça Sorulan SorularSıkça Sorulan Sorular   AramaArama   Motosiklet GruplarıMotosiklet Grupları   HesabınızHesabınız   Özel Mesajlar (PM)Özel Mesajlar (PM)   GirişGiriş 

İzmirden çıktık yola geze geze Mittenwalda :)
Sayfa Önceki  1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10  Sonraki
 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    www.endurocu.com Forum Ana Sayfası -> Geziler/Toplantılar
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
purpledcobra
Değerli Üye
Değerli Üye


Kayıt: Jul 13, 2007
Mesajlar: 52
Nerden: İZMİR
OFFLINE

MesajTarih: Cum Ekm 21, 2011 8:52 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

13.Gün: 20.07.2010 Salı Viyana-Budapeşte 250KM



Sabah erkenden şehir turu için tur firmasının kalkış yerine gidiyoruz. Tramvay ile gitmeye karar veriyoruz. Viyana’da heryere tramvay ile gidebiliyorsunuz :good: Şehir turunu yapacağımız firma RedBus City Tours ve Türkçe rehberlikte var. Kişi başı 14 € veriyoruz. Tur yaklaşık 2,5 saat sürüyor. Tur sonunda anlıyoruzki Viyana'ya başlı başına gezi yapılması gereken bir yer. En az 3-4 gün kalmak gerekiyor. Şehirde 500 üzerinde müze mevcut. Her yerde opera bale gösterileri var. Gerçek bir kültür başkenti.3€’dan başlayan opera biletleri mevcut. Geziyi daha ayrıntılı anlatarak sizi sıkmak istemem. Ama tekrar gitmek isteyeceğim biryer. En basitinden bir Mozart veya Beethoven konserine bile gidemedik. Goethe’nin evini gezemedik. Meşhur Şnitzel’den yiyemedik, müzelere zaman ayıramadık. Bizimki Viyana’yı bir dolaşıp çıkmak oldu ^^











Saat 13.00 gibi Viyana’dan ayrılıyoruz. Budapeşte 250 km olduğu için çok acelemiz yok. Akşamüstü Budapeşte’ye varıp biraz gezmek niyetindeyiz. Zamanımız kısıtlı olacağı için Budapeşte’yi ayrıntılı gezmeyi planlamıyoruz…






Budapeşte’de Hostel’i bulmakta büyük sıkıntı yaşıyoruz. GPS’e göre önünde olmamız gereken hosteli etreftaki tüm yerlere sormamıza rağmen bulamıyoruz. Tam bu sırada güzel bir yağmur başlıyor Hasan abi ile ben yağmur altında sokak sokak Hostel ararken kızlar akıllıca bir hareket ile Türkiye’den kardeşime ulaşıp internetten hostelin yerini ve telefonla teyidini alarak Hosteli buluyorlar… Çok takdir ettim kendilerini…




Meğer Hostel isim değiştirmiş ve apartman girişine tabela koymamış. Zilin üzerine karınca alfabesiyle yazmış! Çok güzel bir işletmecilik anlayışı gerçekten…
Hostel Metro MM Budapest-Hungary
19 Nagy Diofa st. Budapest
Koordinat: K 47.4979469 X D 19.0645773
Fiyat: 54€ (2 kişi ortak banyo)


Hostele yerleşip duşlarımızı aldıktan sonra şehri gezmek için dışarı çıkıyoruz. Hostel işletmecisi bayan oldukça cana yakın daha gelir gelmez stresimizi ve yorgunlumuzu almak için yerel içkilerinden birkaç kadeh ikram ediyor ve çok işe yarıyor J akşam yemeği için onunda tavsiyesi ile meşhur Macar gulaş’ı yemek için bir restaurant’a gidiyoruz. Gerçekten çok lezzetli bir yemekti…



Blue Rose Restourant 2 kişi 15€

Gece Tuna nehri kenarına giderek biraz etrafı seyrediyoruz. Daha sonra ara sokaklara girerek Hostel’e geri dönmeyi planlıyoruz. Geri dönerken Bira içmek için oturduğumuz mekanda yan masamızda yine Türk’lere denk geliyoruz. Bu sefer işler baya kötü… Oldukça alkollü oldukları her hallerinden belli olan çapkın Türk erkeği garson kıza “i need you tonight” gibi salakça bir cümle kurup bunu defalarca tekrarlıyor ve diğer arkadaşlarıda adama gülüp gaza getiriyor. Konuşulanları buraya yazamıyorum ama tahmin ediyorsunuzdur… Neyse...





Biz Hostel’imize dönüp yatıyoruz yarın en uzun günlerden biri olacak…
Sırpların bize sürprizi var…
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Sponsor Linkler







Tarih:     Mesaj konusu:

Başa dön
purpledcobra
Değerli Üye
Değerli Üye


Kayıt: Jul 13, 2007
Mesajlar: 52
Nerden: İZMİR
OFFLINE

MesajTarih: Cum Ekm 21, 2011 8:54 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

14.Gün: 21.07.2010 Çarşamba Budapeşte-Timişoara 290 KM



Sabah 08.30 kalkıyoruz ve motorları yükleme faslından sonra Budapeşte’yi kısa bir motor turu ile dolaşarak yola çıkmayı planlıyoruz. GPS yüklediğimiz rotayı takip ederek Tuna kenarına inip oradan Belgrad yoluna devam edeceğiz. Budapeşte’nin içinden çıkarken solda HONDA bayisi görüyoruz. Yolda birçok benzinciye sormama rağmen hiç zincir yağı bulamamıştım. HONDA bayini görünce hemen duruyoruz. Kızlar gelmek istemiyorlar bizde Hasan abi ile gidiyoruz. Mağaza oldukça zengin ürün ve malzeme çeşidine sahip… Kıyafet fiyatları bizimle hemen hemen aynı ama burada da motor fiyatları çok ucuz… Örneğin O km Honda Transalp 700 yanda Turatech çanta seti ile birlikte 7000 € Nasıl fiyat??? :crazy2:
Bende 10€ ‘ya büyük boy İpone zincir yağı alıyorum. Mağazadan çıktığımızda içeride 40 dk yakın zaman geçirdiğimizi fark ediyoruz…
Tuna boyuna indiğimizde kahvaltı için yer aramaya başlıyoruz hava çok sıcak olduğu için gölge bir yer bulmak lazım…







Kahvaltıdan sonra Tuna boyundan Belgrad yoluna çıkıyoruz. Sınır yakın olduğu için acelemiz yok… Saat 16,00 gibi Sırbistan sınırına varıyoruz. Macaristan’dan çıkış yapıp Sırp polisine evrakları teslim ediyoruz. Polis memuru uzun uzun bir evraklara birde bize bakıp bakıp duruyor ve sonra ağzından o rezil cümleler dökülüyor; :grrr:

“Siz 4 Türk, 4 Türk Pasaport. Sırbia geçiş yok. Romania-Bulgaria sorun yok Sırbia olmaz” :idiot2:
Uzun konuşmalar ve itirazlar fayda etmiyor ve Sırp polisi pasaportlara red vurup bizi Macaristan’a geri gönderiyor. Sırbistan Türk pasaportluların Shengen vizelerini kabul etmiyormuş. Sırbistan’a girebilmek için ya özel Sırbistan vizesi almak gerekiyormuş yada AB ülkelerinde oturma veya çalışma izni olması gerekiyormuş. Turist olarak Sırbistan’dan Transit geçiş yapılmıyormuş…
Sırpların bu kötü süprizi bütün planlarımızı bozuyor…Macaristan’a tekrar geçiş yaptıktan sonra haritayı açıp alternatif yollara bakıyoruz.En mantıklısı Romanya-Bulgaristan üzerinden Türkiye’ye gitmek. Bulgaristan’a RUSE’den giriş yapacağız ve Ruse’ye 40 km uzaklıkta yer alan Babamın köyünde kalacağız.(Ailem Bulgaristan Türklerinden ve 1978 yılında Türkiye’ye anavatanlarına dönmüşler)
Bu bakımdan içimiz biraz rahat ama Romanya’dan biran önce çıkmak istiyoruz. GPS’e hemen yeni rotayı ekleyip yola çıkıyoruz ama Romanya’da ne yol biliyoruz ne kalacak yerimiz var.(Allahtan yola çıkmadan rota dışındaki ülkeleride eklemişim) Her ne kadar stresli olsakta hanımlara fazla bişey belli etmemeye çalışıyorum. Amacımız hava kararana kadar yol almak ve bulduğumuz en eli ayağı düzgün yerde konaklamak. Bir an önce Bulgaristan’a giriş yapmak istiyoruz çünkü Romanya hakkında duyduklarımız pek hoş değil…



GPS yüklediğim harita bu sefer işimizi kolaylaştırıyor çünkü el haritasında olmayan ve yeni açılan bir sınır kapısına götürüyor bizi, bu yolu baya kısaltmış oldu. Sınırda uzun bir bekleyişten sonra sınırı geçiyoruz ama saatte oldukça geç oluyor. Hava kararmadan en yakın yerleşim yerine ulaşmak istiyoruz. Saat 20.00 gibi Tişimoara geliyoruz. Oldukça büyük bir şehir. Şehrin girişinden itibaren Hotel bakmaya başlıyoruz ve gördüğüm büyük bir hotel reklam tabelasının altında duruyorum. Saf saf etrafa bakarken yoldan geçen birkaç motorcu selam verip gidiyor. Sonra 10 dk sonra yanımıza bir genç geliyor. Motorla geçerken bizi görmüş ve evine giderken hala burada olduğumuzu görünce merak etmiş. Kendisininde GSR 600 varmış. Bizde derdimizi anlatıyoruz motorcu arkadaşa ve hemen gidip evden motorunu alacağını ve bizi güzel bir hotele yerleştireceğini söylüyor bizde saf bir düşünce ile kendisine güvenip takip etmeye başlıyoruz. Gerçektende oldukça güvenli ve temiz bir hotele getiriyor bizi.





Kızlar eşyaları odalara yerleştirirken bizde arkadaş ile sohbet ediyoruz. Türkiye hakkında çok soru soruyor bizde kendisini davet ediyoruz ancak motorla gelmeye cesaret edemeyeceğini söylüyor. Arkadaşa teşekkür edip uğurladıktan sonra hemen odalara gidip yatıyoruz.
Yarın 600km uzuuun bir yolumuz var. Gezinin en uzun rotası.
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
purpledcobra
Değerli Üye
Değerli Üye


Kayıt: Jul 13, 2007
Mesajlar: 52
Nerden: İZMİR
OFFLINE

MesajTarih: Cum Ekm 21, 2011 8:56 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

15.Gün: 22.07.2010 Perşembe Timişoara- Razgrad 600 KM



Sabah 06.00 kalkış ve hazırlanma… Hotelden çıkarken resepsiyon görevlisi hala uyuyordu ve bizi görmesine rağmen yerinden bile kalkmadı. Akşam GPS üzerinde baya çalışarak en kısa rotayı yükledik amacımız hava kararmadan Bulgaristan’a geçerek babamların köye ulaşıp akşam halen orda yaşayan ve uzun zamandır görmediğim Halamlarda kalmak. Yol uzun ve stresli bu nedenle çok fazla mola vermeden devam ediyoruz tabbi fotoğrafta çekmiyoruz. Sırpların bizi kabul etmemesinden sonra gezimiz artık bitmişti artık tüm amacımız biran önce Türkiye’ye ulaşmaktı bu nedenle biraz gergindik ama Hasan Abi tüm yol boyunca her zamanki pozitifliğini kullanarak bizi rahatlatıyordu.





Uzun bir yolculuktan sonra Bulgaristan sınırına yakın Alexandria adlı kasabaya geldik. GPS göre buradan sınıra kısa bir yol var ama bu yol Türkiye Touring Kurumundan aldığımız haritada görünmüyordu. Mola vermek için durduğumuz bir benzincide kestirme yolu sorarken birkaç Racing’çi arkadaş yanımıza gelerek yardıma ihtiyacımız olup olmadığını sordu. Sonra birkaç telefon trafiği ve biranda 7-8 Motorcu etrafımızı sardı. Muhabbet sohbet derken sınıra giden kestirme yolu bize gösterebileceklerini söylediler.





Sınıra doğru giderken şiddetli bir yağmur başladı ama Romen arkadaşlar geri dönmeyerek söyledikleri yerin bile ilerisine gelerek neredeyse sınıra kadar bize eşlik ettiler. Gerçekten onur okşayıcı bir anı… Motorcu olmanın ayrıcalığı bu işte; dil-din, ırk ayrımı olmaksızın ortak bir zevk paylaştığın insanların sana yardımcı olması…





Tüm seyahat boyunca en çekindiğimiz ve tedirgin olduğumuz ülke olan Romanya’da en çok yardımı ve arkadaşlığı gördük… Romanya hakkındaki bütün önyargılarım en azından benim için yıkıldı. Kaldığımız, alışveriş yaptığımız, benzin aldığımız, yemek yediğimiz tüm yerlerde yakın ilgi ve hoşgörüyle karşılaştık…
Hava kararmak üzereyken sınırı geçtik. Romanya-Bulgaristan sınırında yer alan ve Tuna nehri üzerinde bulunan demir köprüyü küçük bir çocukken görmüş ve acaba bu köprüden ne zaman geçerim diye çocukça hayaller kurmuştum. 20 sene sonra Sırp’ların yüzünden /sayesinde kısmet oldu (birazda olaya iyi tarafından bakmak lazım değil mi?)



Saat 22.00 gibi köye varıyoruz. Tabi geleceğimizi duyan herkes kapıda, güzel ve sıcak bir buluşma duygusal anlar ve kurt gibi açıkmış olan biz yolculara hazırlanmış güzel bir sofra…





Yemek sonrası bahçede erkek muhabbeti başlıyor tabi muhabbet kuru kuru olmaz. Meşhur Domaşnu(ev yapımı rakı) ve kuru et hazır… Üff üff bu ne lezzet bu ne keyif… Bütün yol yorgunluğumuzu alıyor…
Güzel bir uyku bizi bekliyor yarın TÜRKİYE topraklarında olacağız…

Not: Şenay süre tutmuş bugün tam 14 saat 20 dakika sürmüş yolculuğumuz
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
purpledcobra
Değerli Üye
Değerli Üye


Kayıt: Jul 13, 2007
Mesajlar: 52
Nerden: İZMİR
OFFLINE

MesajTarih: Cum Ekm 21, 2011 8:58 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

16.Gün: 23.07.2010 Cuma Razgrad-Lüleburgaz 520 KM

Not: Bing maps aldığım haritada Demirköy sınır kapısı yer almıyor bu nedenle elle çizmek zorunda kaldım...


Eve dönüş için sabah erkenden kalkıyoruz bugün bildiğim tanıdım yollarda olacağım için daha rahatım (Yolun sonunda yine sürpriz var ). Sabah erkenden yazları buradaki köyde kışlarıda Lüleburgazda yaşayan Babannemi görmeye gidip helalleşiyoruz… Sonra istikamet Bulgaristan’nın en güzel şehri olan Varna…




Nede olsa eve dönüyoruz diye rahat bir tempoda sürüyoruz. Öğlene doğru otoban üzerinden Varna’ya varıyoruz. Şehir içinde merkezi bulana kadar birkaç tur atıyoruz sonra öğle yemeği için merkeze giriyoruz. Yemek sonrası kısa bir alışveriş turu yapıp tekrar yola çıkıyoruz. Türkiye’ye Kırklareli üzerinden Dereköy sınır kapısından giriş yapmayı planlıyoruz bu nedenle Karadeniz sahilinden aşağı doğru ineceğiz.






Yolda daha önce gittiğim ve çok beğendiğim Nesebar’a uğruyoruz. Güzel bir sahil kasabası olan NESEBAR ‘da mola verip biraz dinleniyoruz.







Tam kalkmayı planlarken uzaktan gördüğümüz yağmur bulutları fırtına şeklinde geliyor kıyafetleri giyerken bile ayakta durmakta zorlandığımız bu fırtınadan biran önce kaçmaya çalışıyoruz. Allahtan kısa süre sürdükten sonra fırtına arkamızda kalıyor.




Akşamüstü Burgas şehrine girişte benzin alıp sınıra doğru devam ediyoruz. Sınıra 2 yol gösteriyor harita, biri köy yolu diğeri biraz uzak olsada ana yol olarak görünüyor.



Romanya’daki sınıra giderken yaşadığımız kötü köy yolu tecrübesinden dolayı haritadaki ana yolu takip etmeye karar veriyoruz. Bu kararın ne kadar yanlış olduğunu daha 50 km olmadan anlıyoruz. Yol hem uzun hemde çok dağlık… Dağlara girmemizle asfalt o kadar kötüleşiyor ki bırakın yol almayı motorun üzerinde bile durmak güçleşiyor. Sık Orman içerisinde delik deşik bir asfalt… Motoru 50 m düz süremiyorsunuz çukurlardan kaçmak için… Hele birde çukura düşerseniz bu dolu motorlarla en iyi lastik patlar yada jant yamulur… Bu stresli yolculuk tam 4 saat sürüyor her saniyesi ayrı eziyet ve stres… Hava kararıyor ama biz hala sınıra gelemedik… yolda giderken aklımdan ya lastik patlarsa ya karşımıza bişey (ayı,kurt,insan) çıkarsa diye planlar yapıyorum. Şaka değil insan bile geçmiyor köylerden geçerken kimseyi görmedik. Allahtan başımıza bir sorun gelmeden sınıra varıyoruz saat 22.00…





Sınırda o kadar gerginiz ki Bulgar polisinin sıcak yaklaşımı bile bize batıyor. (Biz derken Ben ve eşimi kastediyorum. Hasan abi her zamanki ılımlı ve olumlu hali ile bizi yatıştırmaya ve keyfimizi tekrar kazanmamıza uğraşıyor! Abi harika bir insansın…)
Sınırdan geçer geçmez derin bir şükürrr!!! çekiyorum kaskın içinde… Ama hala yolumuz var!!! Planımız bu akşam çocukluğumun geçtiği Lüleburgaz Büyükkarıştıran yakınlarındaki Trakya Cam Sanayi Lojmanlarında çocukluk arkadaşımda kalmak… Sınırdan çıkar çıkmaz bizi kaymak gibi 3 şeritli bir yol karşılıyor gerçi yolda ne çizgi ne ayrım var ama yol düz ya yeter… Biraz tempolu bir sürüşle gece 23.30 gibi arkadaşın evine varıyoruz… Hasan abi’leri daha önce ayarladığımız misafirhane’ye yerleştirip arkadaşlara geçiyoruz. Kısa bir sohbet ve bebek görmesinden sonra hemen yatıyoruz.
Bugünkü yolumuz yaklaşık 15-16 saat sürüyor…

Yarın evim evim güzel evim…
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
purpledcobra
Değerli Üye
Değerli Üye


Kayıt: Jul 13, 2007
Mesajlar: 52
Nerden: İZMİR
OFFLINE

MesajTarih: Cum Ekm 21, 2011 9:04 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

17.Gün: 24 Temmuz 2010 Cumartesi Lüleburgaz-Ayvalık-İzmir 550 KM



Sabah biraz geç kalkıp dinleniyoruz… Kısa bir kahvaltı ve eski dostlarla sohbetten sonra tekrar yola çıkmaya hazırız.




Keşan tarafında benzinlikte dinlenirken yanımıza İtalyan plaka bir Transalp geliyor. Yaklaşık 50 yaşlarında genç bir İtalyan iniyor selamlaştıktan sonra kısa bir sohbet başlıyor. Arkadaşımız karayolu ile Yunanistan üzerinden Türkiye’ye gelmiş ve uçakla istanbul’a gelen kız arkadaşını alarak Türkiye’de yaklaşık 10.000km bir gezi yapmışlar. Daha sonra kız arkadaşını tekrar uçakla ülkesine göndermiş. Bizede bunu yapmamızı çünkü gezilerde bu sayede çok rahat ettiğini anlatıyor… (yorum yok) Cool

Keşan çıkışında telefon etmek için durduğumuz sırada bir Motoguzzi duruyor yanımızda ve Hasan Abi’ye İngilizce “bir problem mi var ve yardım edeyim mi?” gibisinden bişeyler soruyor. Bu da İtalyan çıkıyor… Kendi ülkemde bana yardım teklif ediyor helal olsun… Bu gezide motorculuk ruhu üzerine çok güzel anılar yaşadım…
Arkadaşta İzmir’e gidiyormuş ve bize katılıp katılamayacağını soruyor. Tabi ki bu nazik İtalyan dostumuzu geri çevirmiyoruz. Yola beraber devam diyoruz.




Aliağa’da kalacakmış ve oradaki bir kazıda arkeoloji ressamlığı yapacakmış ve sık sık Türkiye’ye geliyormuş… Ayvalık’a kadar beraber geliyoruz ve gezi burada bizim için bitiyor…
Bu harika gezi için birbirimize defalarca teşekkür edip ayrılıyoruz. Hasan abi ve Şenay İtalyan dostumuza Aliağa’ya kadar eşlik edecekler. Bizde gözü yollarda olan ailemizin yanına gidip hasret gidereceğiz…

Sıkılmadan bu geziyi okuyup takip eden ve güzel yorumlarını esirgemeyen herkese teşekkürler…
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Hızlı Cevap
Kullanıcı Adı:


Very Happy Smile Sad Surprised Shocked Confused Cool Laughing Mad Razz Embarassed Crying or Very sad Evil or Very Mad Twisted Evil Rolling Eyes Wink Exclamation Question Idea Arrow Neutral Mr. Green
Seçenekler
Son Mesajı Alıntı Yap
 
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    www.endurocu.com Forum Ana Sayfası -> Geziler/Toplantılar Tüm saatler GMT +2 Saat
Sayfa Önceki  1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10  Sonraki
7. sayfa (Toplam 10 sayfa)

 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız

   
 
 
Bilgi & Servisler

Foto Galeri



Etiketler

endurocu motosiklet enduro redbull

ikiteker haberler yarışlar geziler

motokros macera kamp festivaller

forumlar xfighters dragyarışları

motogp seatosky supermoto dakar

Twitter

Web sitemizde yayınlanan en son güncel haberler, makale ve duyurulardan anında haberdar olmak için tarayıcınızda anlık bildirimleri etkinleştirebilirsiniz. Bu ücretsiz bir servistir...

Bildirimleri Etkinleştirin

Copyright © 2004, Tüm Hakları Saklıdır

endurocu   endurocu   endurocu   endurocu   endurocu

Ana Sayfa   Üyeler   Yazarlar